Popüler Yayınlar

1 Nisan 2013 Pazartesi

Bizim Çekyatta 3 Çek

Başlıkta böyle iğrenç bir espri yapmak istemezdim ama aklıma bundan daha iyisi gelmedi ne yazsaydım 3 çekle ilk gece mi yazsaydım. Öyle yazarsam köyden aranıp sizin oğlan üniversiteye gitti çok değişti gibi damgalama yemekten tırstım :) Öyle veya böyle eve geldik. Karşıdan kartal'a gelince haliyle biraz yoruldular çünkü onların memlekette o yolla 5 şehir değiştiriyormuşsun. Kapıda Sivas'tan akrabalar gelmiş gibi sıcak bir kaynaşma oldu. Onlar benim öğrettiğim Türkçe kelimeleri bizim aileye söylemesiyle sıcak ortam tavan yaptı. Acıktığımızdan dolayı hemen yemeğe oturduk. Yemekleri sevdiklerine eminim zira annem döktürmüştü. Fakat tek problem Mira'nın eşinin vejeterjan olmasıydı. Fakat bu çok uzun sürmedi ikinci gün ''Baba iki mangal atak'' seviyesine ulaşmıştı. Yemekler yendi ve bu
saatten sonra benliğimi bir tarafa koyup yeminli tercüman gibi hizmet veriyordum evde. Fakat muhabbetin ardı arkası kesilmiyor. Bir ara babamın Mira'ya ''Prag çok gelişti belediyesi iyi çalışıyor.'' demesinden tırsmıştım. Annem ise kızı yanına almış ''bak böyle olmaz 10 yıldır birliktesiniz bu çocuk
sana niye nikah yapmıyor'' muhabbetine doğru ilerleyen bir konuşma geçiyordu. Tam bu dakikalarda evdeki havam 1500 ü bulmuş kendimi 58 dil birden konuşuyormuş gibi hissediyordum. Ben hav ar yu dediğimde annemin ''maşşşşşallaaaaaaah tü
tü tü'' sü bu hissiyatımı beşe katlıyordu. Tabikide arada tercümanlıkta sorunlar yaşıyordum ama bundan benden başka kimsenin haberi yoktu. Babamın ''kendi evleri gibi rahat etsinler'' cümlesini ''Pragtaki ev sizin mi yoksa kira mı'' diye çevirdiğim gibi... Günler aynı böyle samimiyette geçiyor eğlencenin tavan yaptığı anları yaşıyorduk çünkü ne bizde nede onlarda anlatacak şey bitiyordu. Bizimkilerinde kanı iyice ısınmıştı misafirlere. Hatta son gece hediyeler verildi normalde ne verilip alındığını burada yazmayacağım fakat annemin ikinci gün hediyelerinden birinin Çeyizlik Lif olduğunu söylemeden edemeyeceğim. Son sabah Mira'nın eşi veda ederken göz yaşlarını tutamadı. Annemlerde duygu dolu konuşmadan sonra bizi yolcu ettiler bende belli bir yoldan sonra veda ettik. Ben yine bekleriz dedim onlar Bizde seni Çek Cumhuriyeti'ne dediler. Dönüşte kendi kendime düşünüyordum. Kendi başıma daha 19 yaşında Çek Cumhuriyetinden aradan 6 ay geçmesine rağmen hala sık sık görüştüğüm 3 arkadaşım olmuştu. Ve bende cidden sevmişti bu insanları. Kendimde 75 kuruşluk midyeyi 50 kuruşa almış olmanın verdiği mutluluğu ve hazzı buluyordum. Evet evde yoğun bir şekilde konuşulacak 1 aylık malzeme vardı. Eeee ben niye dışardaydım. Hızlandım ve muhabbeti ikinci turda yakaladım.


KIKI

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder